Vakıf Gibi Bir Adam: Dr. Öner Hekim
Günümüz dünyasında eğer bir insan maddi bir karşılık beklemeden, ikbal ve istikbal düşünmeden sadece manevi haz duygusuyla, hayır- dua için ve birlikte yaşanılan topluma karşı borç ödeme bilinciyle sosyal sorumluluk projeleri oluşturarak hizmet yapıyorsa, o insanı sıradan bir hayırsever olarak nitelendirmek haksızlık olur. Dr. Öner Hekim işte tam da böyle bir isimdir… O, sadece bir hayırsever değil, toplumsal yararlılık için tek başına bir vakıf gibi çalışan, yaptığı hizmetlerle de hafızalarda iz bırakan bir değerimizdir. Eğitimden, sağlığa, çevreye, ibadet kurumlarına, tarım ve hayvancılıktan, turizme hayatın her alanında dokunmadığı yer yoktur.
Kısaca o hayatını ülkesine vakfetmiştir.
Tüm bunlar düşünüldüğünde Sayın Dr. Öner Hekim Vakıf Gibi Adamdır. O’na ve vakfettiklerine hakkettiği saygı ve sevgi gösterilmelidir.
Hekim gibi kişilerin sayısı ne kadar çok artarsa, toplumumuz daha çok iyiye, güzele evrilir. Kalkınır gelişir. İnsanlığa hizmette temel esas ve ölçü işte bu olmalıdır: Dünyadaki kısa konukluğumuz sonrasında ebedi sonsuzluğa gittiğimizde ardımızdan, hatırlandığımızda ‘iyi insandı’ denmesi için çaba harcamalıyız.
Ama bunu sağlayanlara yaşarken hakkettiği değeri vermeliyiz. Yaptıklarını koruyup yaşatarak, yapacaklarına imkân sağlayarak…
Geçtiğimiz yazımda, “Öner Hekim’e Vefa Borcumuz Var – 2” başlığıyla sizlere Sayın Hekim’in yıllar içinde Giresun’da hayata geçirdiği, fakat zamanla atıl duruma düşürülen bazı eserlerden bahsetmiş, toplumun dikkatine sunmuştum. Şeyhli mahallesine sağlık hizmeti verirken kapatılan sonra da çürümeye terk edilen, başka amaçlarla kullanılan Gülizar Nasuh Hekim Sağlık Ocağı’nın içler acısı halini, Kovanlık’taki Hacı Cemal Hekim Çeşmesi’nin yıkılmasını, Piraziz merkezdeki Ömer Hekim Halı Sahası’nın tabelasının asılmayarak işlevsizleştirilmesini ve 2001 yılında Bozat Armutçukuru Mahallesi’nde Süriye Hekim adına yapılan bütün Türkiye’nin şifalı suyuyla bildiği çeşmenin bakımsızlığını, etrafının çöplüğe dönüştürüldüğünü, yani içler acısısı durumunu yazmış, ne yazık ki hayır işlerine karşı toplum olarak gösterdiğimiz duyarsızlığı bu somut örneklere gözler önüne sermiştim.
Giresun Üniversitesi Ömer Hekim Tıp Fakültesi isminin kaldırılarak bağışlanan arazinin geri verilmesi sürecini değerlendirmiş, üretimine ara veren Hekim Süt’ü ayrı bir başlık olarak yeniden hayatımıza katılması dileğiyle aynı yazı içinde değerlendirmiştim. Pazarsuyu’ndaki arazi üzerine Hekim Holding’in yatırım planları çerçevesinde bazı projeler üzerinde çalışmalar yürütüldüğünü de müjdelemiştim.
O yazıların linklerini de buraya koyacağım.
Bugün gelinen noktada o yazıdan sonra bazı gelişmeler yaşandı. İlgili ve yetkililerin verdiği bilgiye göre, o mevcut çeşme ve yanındaki tuvalet yıkılıp molozlar kaldırılacak, zemin ıslahı ve istinat duvarı çalışması yapılacak, sonrasında da Dr.Öner Hekim tarafından çeşme yeniden yapılarak rahmetli annesi Süriye Hekim adıyla inşa edilerek hizmete sunulacak.
Buna vesile olmak güzel bir duygu.
ŞEYHLİ’DEKİ ÇÜRÜTÜLEN SAĞLIK OCAĞI İÇİN DEVLET HAREKETE GEÇMELİ
Ancak gerisi de gelmeli…Şimdilik Şeyhli’deki sağlık ocağına ve halı sahaya ilişkin bir gelişme yok. Birileri üç maymunu oynuyor. Bir başka ilde olsa böyle mi olurdu, hayır… Ortalık ayağa kalkardı.
O sağlık ocağı binası kimin ukdesinde, öyle mi kalacak… Sağlık Bakanlığı’na hayırseverin arsasıyla birlikte teslim ettiği, il sağlık müdürlüğünün sorumluluk alanındaki böyle bir binadan bugüne kadar kimsenin haberinin olmaması mümkün değil.
Buradan yazılarımı okuduğunu bildiğim Sayın Vali Mehmet Fatih Serdengeçti’ye Şeyhli’li bir gazeteci olarak sesleniyorum: O binayı çürüten buna neden olan kamu görevlileri hakkında lütfen yasal işlem yapın ve nüfus açısından en kalabalık yerleşim yerlerinden birisi olan çevre mahalle ve köylerin ortak noktasındaki ocağı sürekli sağlık hizmeti verecek biçimde doktoruyla, ebesi, hemşiresiyle açın. Bu aynı zamanda sayın Öner Hekim’e en büyük özür, gönül alma, ahde vefa yerine geçer.
Veya orayı toplumsal duyarsızlığa, bir hayrın, beytülmalin, kamu malının, tüyü bitmemiş yetimin hakkının nasıl korunmadığına örnek olması için müze yapalım.
ÇEŞMEDEN NE İSTEDİNİZ?
Neyse konumuza dönelim. Tüm bu gelişmeler yaşanırken yeni bir bilgiye daha ulaştım. Yer yine Piraziz, Bozat. Yine Hekimİn bir zarar görmüş bağış yoluyla yaptığı hayıra daha saldırılmış. Bozat Köyü’nde O’nun yaptırdığı ve Bozat halkına armağan ettiği çeşme de yıkılmış, enkaz haline getirilmiş. Suyu içilemez duruma getirilmiş.
Fotoğraflar burada içler acısı durumu herkes görsün. Utanması gereken de utansın.
Korunan, duran çeşmeler de var. Çayır Köyü’nde Ömer Hekim adına yaptırılmış çeşme bunlardan biri. Bu çeşmelere yenileri eklenecek…Tekke yanı mevkii– Perihan- Öner Hekim Tekke Puarı, Meşepınarı mevkii – Turan Güneş Puarı, Sarıalan mevkii – Cemal Hekim Puarı, Dermece Düzü mevkii – Nasuh Hekim Puarı, Paşa Konağı Çarşıiçi mevkii– Ömer Hekim Puarı ‘na bir de Bozat Armutçukuru Süriye Hekim hayratı olarak yapılacak. Bu 5 puarın su ishale hattı keşifleri yetkililerce yapılıyor. İnşallah tez zamanda kurnalarından sular akar. İçenler Öner Hekim’e, ailesine hayır dua, geçmişlerine rahmet okur.
Devam edelim…
DR.ÖNER HEKİM’İN EK BİNASINI YAPTIRDIĞI BAĞIŞLADIĞI OKULU TAŞIDILAR
Bu eserlerin dışında yine Öner Hekim’in Giresun ilinde yaptırdığı eserler arasında Piraziz Maden Mahallesinde Ömer Hekim İlkokulu, Eren Mahallesinde Eren Ömer Hekim İlkokulu ve Piraziz merkezde Ömer Hekim Aile Sağlığı Merkezi vardı. Bunlara ne oldu, anlatayım…Eren Ömer İlkokulu ek binası hariç ana bina ‘deprem riski taşıdığı için’ başka bir binaya taşındı. Boşaltılan binanın akıbeti belirsiz, boş biçimde duruyor.
Bir daha yazayım ey ahali ve muhterem zevat! Duyduk duymadık demeyin; bir eğitim kurumunun hükmü şahsiyeti bir başka okul binası içine taşınarak yok edildi.
Giresun derslik, bina, okul sıkıntısı çekerken, son sistem Hekim Holding teknolojisiyle yapılan bina öğrencisiz, öğretmensiz bomboş duruyor. Hadi taşıdınız, tabelasını neden götürmediniz? Yerine daha güçlendirilmiş zemin üzerine yenisini neden yapmadınız. Sağlam olan prefabrik binayı neden kapattınız?
Hiçbir gerekçe ikna edici değil.
Okul kapatmanın vebali size yeter…
MERHUM OĞLU ÖMER’İN ADINI TAŞIYAN SAĞLIK OCAĞI BİNASINI ATIL HALE GETİRDİLER
Bir de yine Dr. Öner Hekim tarafından yaptırılan, onarılarak ilçeye kazandırılan, sağlık ocağı olarak bir dönem hizmet veren Ömer Hekim Aile Sağlığı Merkezi var. Orasının da akıbeti diğerleri gibi olmuş. Yeni devlet hastanesi yapılınca boşaltılmış, boşaltılan bina atıl halde, Piraziz’in tam merkezinde öylece duruyor.
Oysa orası Piraziz’in belleğidir.
Orası sadece şifa dağıtan bir yer değildir. Dr. Öner Hekim’in unutulmaz hayır hasenat faaliyetlerinden biri, 1993 yılında başlattığı ve 2017 yılına kadar 24 yıl boyunca aralıksız sürdürdüğü sünnet organizasyonları o binada yapılmıştır. Öner Hekim, Piraziz’in tüm köylerinden, ayrıca Bulancak ve Gülyalı’nın bazı köylerinden gelen yüzlerce çocuğu, giysisinden, takısına, duasına, mevlidine, yemeğine kadar her şeyini düşünerek, karşılayarak o binada hijyen şartlarında sünnet ettirilmesini sağlamıştır. Ve kendisi bu önemli hizmeti, “Peygamber Efendimizin sünnetini yerine getirmenin şerefiyesi” olarak gördüğünü ifade etmiştir. Bu hizmet yalnızca bir sağlık hizmeti değil, aynı zamanda inançla ve vicdanla yürütülen bir sosyal dayanışma örneğidir.
18.Ömer Hekim Sünnet Şöleni
Her yıl Piraziz’de düzenlenen bakanların, valilerin, milletvekillerinin, kaymakamların, belediye başkanları, siyasi parti ve STK başkanlarının, yöre halkının katıldığı o sünnet şölenleri büyük bir sevinç kaynağı olmuş, ilçede bir hareketlilik sağlamış, çocuklara verilen hediyeler, yapılan kutlamalar ve hep birlikte yaşanan o özel günler, insanların hafızasında silinmeyecek izler bırakmıştır. Bu şölenler, hem çocuklar için unutulmaz bir anı olmuş, hem de aileler arasında güçlü bir dayanışma duygusu oluşturmuştur.
Öner Hekim’in oğlu Ömer Hekim’in 2008 yılında hakka yürümesinden sonra da bu şölenler onun adıyla, “Ömer Hekim Sünnet Şöleni” olarak gerçekleştirilmeye devam etmiş; vefa ve hatıralarla sürdürülmüştür.
Ancak zamanla toplumun ilgisinin azalması, kurumların da sahip çıkmaması nedeniyle bu değerli gelenek 2017 yılında sona ermiştir. Bugün, Öner Hekim’in bu 24 yıllık emeği; inanç, sevgi ve sorumlulukla yoğrulmuş bir halk hizmeti olarak anılmakta ve gönüllerde yaşamaktadır.
24 yılda en az 3500-4000 dolayında çocuk şimdi o kapalı tutulan sağlık ocağında sünnet ettirilmiştir.
Bugün birçok belediye ve diğer kurumlar sünnet şöleni yapıyorsa, buna Piraziz ve Öner Hekim öncülük etmiştir.
O bina geçmişiyle, Giresun’un Küçük Hayırsever merhum Ömer Hekim’in ismiyle, bağış olması nedeniyle, anıtsaldır. Dolayısıyla Piraziz Ömer Hekim Sağlık Ocağı bir hastane koridoruna hapsedilmemeli bağımsız bir sağlık kompleksi olarak kendi kurumsal kimliği ve ismi ile varlığını sürdürmelidir.
Bu da ilimizi, ilçemizi yönetenlere çağrımız olsun.
Bu arada ayrıca Hekim’in rahmetli annesi ve babası adına Bozat Köyü’nde yaptırdığı Süriye Cemal Hekim Sağlık Ocağı var, bereket orası hizmetine devam ediyor. Belirtmek de fayda var.
Geçmişte de Giresun Valiliği’nin önerisiyle Öner Hekim tarafından Gökçe Ali Köyü’ndeki Şeyh İdris Hazretleri Türbesi ve Nefs-i Piraziz Köyünde Piraziz Hazretleri’ne ait türbeler çevre düzeni ve anıtsal yapısı projelendirilerek yeniden yaptırıldığını da bir önceki yazımda hatırlatmıştım. Bununla birlikte Bulancak ve Piraziz’deki bazı köylerdeki camilerin de tadilatı yine Hekim tarafından yapılmış, minareleri yeniden inşa ettirilmiştir.
Sonuç olarak saymakla bitiremediğimiz Giresun’daki onlarca eserden bugün yalnızca Piraziz Maden Ömer Hekim İlkokulu, Çayır Köyü Ömer Hekim Çeşmesi ve Bozat Köyü Süriye Cemal Hekim Aile Sağlığı Merkezi faal olarak hizmet veriyor.
Ötekiler yok edildi. Yazık, çok yazık; bunca emeğe yazık.
HEKİM’İN HİZMETLERİ GİRESUN’LA SINIRLI DEĞİL VE HALLERİ GİRESUN’DAKİ GİBİ DEĞİL
Bilinmeyen pek çok Dr. Öner Hekim hizmeti daha var. Heryerde görebilirsiniz. Yani Sayın Hekim’in hayır ve hasenatları Giresun’la sınırlı değil. Ve Giresun’daki gibi de değil. Bulunduğu yerin kamu yöneticileri, halkı tarafından korunuyor, işlevlerini, yapılma nedenlerine bağlı olarak sürdürüyor.

Pendik Güzelyalı Ömer Hekim Camii
Bunlardan biri İstanbul Pendik Güzelyalı’daki Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşıyan külliye biçiminde tasarlanmış bir yerleşke içindeki Ömer Hekim Camii’sidir. Hekim, Pendik Belediyesi’ne arsa bağışlayarak kuran kursu yapımını da desteklemiştir.

Pendik Batı Mahallesi Ömer Hekim ASM
Yine Hekim’in bağışı olan Pendik Batı Mahallesinde Ömer Hekim Aile Sağlığı Merkezi görkemli binasıyla yıllardır teşhis ve tedavi hizmetlerini sürdürmektedir.

Pendik Alt Kaynarca Metin Seçkin ASM
Yine Pendik Alt Kaynarca’da Metin Seçkin Aile Sağlığı Merkezi de ayrıca Öner Hekim’in yaptırdığı eserler arasında bulunmaktadır.

Çankırı-Şaban Özü Yavuz Sultan Selim Hakkı Geçenler Camii
Sayın Hekim Çankırı İli Şaban Özü ilçesine Yavuz Sultan Selim Hakkı Geçenler Camii inşa ettirerek devletine teslim etmiştir.
Bizim bilmediğimiz daha birçok hayır hasenat işlerine imza attığını düşündüğüm Dr. Öner Hekim’in yaptığı hayır hasenatlar ve gerçekleştirdiği tüm hizmetler ülke sathına yayılmıştır. İstanbul Pendik başta olmak üzere farklı illerde hayata geçirdiği hayır eserleri, yerel halk ve ilgililerce büyük bir takdirle karşılanmakta ve yüksek düzeyde sahiplenilmektedir.
Ancak ne yazık ki Giresun’da aynı duyarlılığın gösterilmediği, bölge halkı ve ilgili merciler nezdinde yeterli ilgi ve özenin sergilenmediği açıkça görülmektedir. Giresun’daki bu ilgisizliği anlamak mümkün değil. Yapılana sahip çıkmak, korumak, muhafaza etmek ve gelecek kuşaklara aktarmak bu kadar zor mudur bu memlekette?
Ayıptır, yazıktır ve de günahtır. Hatta suçtur. Devlete teslim edilen hizmetleri korumayan kimdir? İbreti alem için bulunup teşhir edilmelidir.
SON SÖZ
Unutulmamalıdır ki, kadirşinaslık da bir vefa borcudur. Sayısız belge, plaket, ödül ayrıca TBMM Üstün Hizmet Madalyası ve beraatı sahibi, Giresun Üniversitesi tarafından fahri doktora ile onurlandırılan Dr. Öner Hekim’in Giresun’daki eserlerine de gösterilecek ilgi ve özen, sadece ona değil, aynı zamanda bu topraklara hizmet eden herkesin emeğine duyulan saygının göstergesi olacaktır. Bu ülke, onun gibi sessiz sedasız büyük işler başaran insanlarla yükselmiştir. Onu anlamak ve eserlerine sahip çıkmak, hepimizin sorumluluğudur.
Ben bu yazıyla vefa borcumu kısmen de olsa ödedim.
38 yıllık gazetecilik yaşamımda hiç denemediğim bir kişinin yaşam hikayesinden kesitlerin anlatıldığı biyografik türdeki bu Portre yazı dizisinin amacı da budur. İleride kısmet olursa bu hikayenin başlangıç yıllarındaki ve sonraki süreçlerdeki kesitler, bilinmesi gerekenlerde katılarak yazımız daha da şekillenecek, bütünlük kazanacak ve dediğim gibi bir PORTRE kitabına dönüşecektir.
Sanatta, edebiyatta, iş dünyasında, sporda, basında veya başka alanlarda başarı hikayeleriyle var olmuş başka kişileri de konu ederek kitaplaştıracağım. Bu dizinin ilk kişisi ve en iyi örneklerden birisi olarak gördüğüm Sayın Öner Hekim’dir. Köyümüz Şeyhli’den çıkıp iki kaynak makinasıyla başladığı iş yaşamını ülkeye katma değer, iş ve istihdam yaratan 150 ülkeye ihracat yapan bir holdinge dönüştürmesi, her türlü ön üretimli hazır yapılar, çelik yapılar, yaşam konteynerları, şehir mobilyaları, hafif çelik yapı profilleri, çok çeşitli izolasyonlu yapı panelleri, strafor üretimi, PVC yapı profilleri, hazır yapılar için boya üretimi ve maden işletmesi gibi sektörlerin önde gelen markalarını yaratması ve bu holding üzerinden iline, ilçesine, doğduğu topraklara ve ülkesine sosyal sorumluluk projeleriyle katkı sunması, yazılmalı ve gelecek kuşaklara yazının kalıcılığıyla aktarılmalıdır.
Bu yazı ayrıca Sayın Hekim’in ilimize ülkemize bağış ve hayır amaçlı olarak yaptığı eserlerin envanterini ve günümüzdeki hallerini ortaya koyan bilgi ve belge arşivi niteliği de taşımaktadır.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi; “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır.” Bu bize sorumluluğu hatırlatan sözü unutmadan Türkiye’miz için çalışmaya devam.
Bir başka yazı dizisinde görüşmek dileğiyle hoşça kalın.
Sosyal Ağlar