BUGÜNÜN GERÇEĞİ, DÜNLE YÜZLEŞME ZAMANI
Sönmeye Yüz Tutan Bir Gelenek: Piraziz Sünnet Şöleni
Bir ilçeyi sadece coğrafyası, denizi ya da tarihi değil; aynı zamanda gelenekleri yaşatır. Piraziz’in 24 yıl boyunca büyük bir heyecanla, coşkuyla sürdürdüğü “Sünnet Şöleni”, bugün maalesef sessizliğe bürünmüş durumda.
Bir zamanlar çocukların bayram ettiği, ailelerin umutla hazırlandığı, ilçenin adeta düğün yerine döndüğü o şölenler… Artık takvimlerde yer bulamıyor. En son ne zaman yapıldığını hatırlayan az kişi kaldı. Kayda geçen son büyük şölen, hayırsever iş insanı Öner Hekim’in öncülüğünde yapılmıştı. Sadece maddi değil, gönülden katkılarla bu geleneği yaşatan Hekim, yıllarca hem çocukların hem ailelerin yüzünü güldürdü.
Ama ne olduysa sonra oldu. İlgisizlik, değer bilmezlik, vefasızlık… Ve nihayetinde Öner Hekim’in memleketine küsmesine sebep olan bir süreç başladı. O sadece bir sponsor değildi; ilçesine sevdalı bir hemşehriydi. Fakat ne yazık ki, kıymeti yeterince bilinmedi. İcraatına teşekkür yerine eleştiri, katkısına sahiplenme yerine sessizlik düşmüştü.
Bugün artık o şölenler yok. Yerine yeni bir gelenek konmadı. Çocuklar artık ilçede değil, bireysel olarak farklı şehirlerde sünnet ettiriliyor. Komşuluk kültürünün pekiştiği, ihtiyaç sahibi ailelerin yüzünün güldüğü o günler sadece birkaç eski fotoğrafta kaldı.
Piraziz Ne Kaybetti?
Birlik duygusunu kaybetti.
Sosyal dayanışma geleneğini yitirdi.
Hayırseverlerine küstürerek destek köprülerini yıktı.
Kültürel takviminin en renkli günlerinden birini silip attı.
Oysa ki bu şölen, sadece çocuklara pantolon, gömlek giydirme meselesi değildi. Bu şölen, Piraziz’in kendini hatırlama, sahip çıkma ve “biz birlikte bir aileyiz” deme biçimiydi.
Bugün sormak lazım:
❓ Bir hayırseveri neden kaybettik?
❓ Küsüp giden sadece Öner Hekim miydi? Yoksa değer göremeyen tüm gönüllüler mi?
❓ Peki, yeni bir kuşak bu eksikliği neyle
dolduracak?
Belki de artık yeniden başlamak lazım. Kırılan gönüllerle helalleşerek, eskiden olduğu gibi el birliğiyle, özümüzü hatırlayarak. Çünkü Piraziz’in, kendine küsen evlatlarına da, kaybettiği geleneklerine de yeniden kavuşmaya ihtiyacı var.
Çünkü bazı gelenekler sadece hatırlanmak için değil, yaşatılmak için vardır.
Yazan. : Selçuk Turan
Sosyal Ağlar